Mutlaka İzlenmesi Gereken Bir Polisiye: Signal

13994

“İşte bunu hiç beklemiyordum!”

16 bölümlük dizi Signal‘i izlerken bu cümleyi kaç defa kurduğumu gerçekten hatırlamıyorum; 20, 30, daha fazla? Hepsi mümkün. Başından sonuna dek her anında beni bu kadar çok şaşırtmayı başaran nadir dizilerden birisi oldu Signal.

2016 yapımı tvN dizisi Signal‘ı, Twitter’da takipleştiğim bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine izlemeye başladım. Signal, Kore dizilerinde pek alışık olmadığımız üzere karanlık bir polisiye. Alışık olmama hali, Kore yapımı polisiye dizilerin azlığından değil; genelde polisiye türünün romantik komedi, avukatlık gibi başka türlerle birlikte harmanlanıyor olmasından. Hoş, Signal de aslında fantastik/bilim kurgu öğelerini barındırıyor ama bunlar dizinin ciddiyetini asla sarsacak şekilde kullanılmıyor.

Signal: Tanıtım

Profilleme uzmanı dedektif Park Hae Yeong (Lee Je Hoon), eski bir walkie-talkie bulur ve bunun vasıtasıyla geçmişteki bir dedektif olan Lee Jae Han (Jo Jin Woong) ile kısa sürelerle de olsa iletişim kurmaya başlarlar. Park Hae Yeong’un başlarına açtıkları bir iş sebebiyle istemeyerek de olsa Cha So Hyun (Kim Hye Soo) eski dosyaların yeniden değerlendirilip çözüme kavuşturulması için kurulan ekibin başına getirilir. Bu ekip; Kore’de çözüme kavuşturulamamış önemli bazı davaların yeniden açılıp, suçluların bulunması için çalışmaya başlarlar. Bu sırada Park Hae Yeong ve Lee Jae Han’ın yaptığı görüşmeler vasıtasıyla birbirlerine üzerinde çalıştıkları davaları çözme konusunda yardım edeceklerdir.

Park Hae Yeong (Lee Je Hoon)

Signal henüz ilk bölümüyle çok farklı bir dizi olarak öne çıkıyor. Bir polisiye sever olarak, karanlık ve gerçekçi polisiye dizilere duyduğum büyük sevgi ve ilgi gizli bir bilgi değil; The Killing ve Luther en sevdiğim diziler listesinde üst sıralarda yer alıyor. Dizideki zamanda yolculuk öğesi -ki zamanda yolculuk yapan bir insan değil, sadece sesler- dizinin gerçekçiliğini kesinlikle etkilemiyor. Geçmişteki küçücük bir değişikliğin günümüzü ne derecede etkileyebileceği, zamanda yolculuk ile uğraşan hikayelerin en büyük sıkıntısıdır çünkü bunu eline yüzüne bulaştırmadan yapabilmek oldukça zor bir iştir. İşte Signal bunu fazlasıyla iyi başarıyor, geçmişin günümüze etkileri konusunda tutarlı bir senaryoya sahip ve farklı zaman dilimlerinde geçen olayların paralel şekilde anlatılması işini de müthiş bir kurgu ile kotarabiliyor.

Dizinin, 2000 yapımı Frequency isimli filmden esinlenerek yaratıldığı söylenmekte ancak filmi izlemediğim için bu konuda detaylı yorum yapamıyorum. Benzerlik olsa da, olmasa da şu noktada hikayelerin farklılaşacağı kesin: Signal’de bahsi geçen eski ve çözülememiş davalar, Kore’de gerçekten yaşanmış bazı olaylara dayanıyor. Bu davalar Kore tarihinde Park Choroung Bitnari kaçırılma ve cinayet olayı, Hwaseong seri cinayetleri ve Miryang toplu tecavüz olayı olarak biliniyor, detaylara şuradan bakılabilir. 

Lee Jae Han (Jo Jin Woong)

Dizinin hikaye ve karakter gelişimini çok ama çok beğendim. Hikayenin nasıl ilerleyeceği konusunda elbette insan fikir yürütüyor ama dizi beni her seferinde şaşırttı ve beklemediğim yönlere ilerledi. Ve bunu yaparken asla yapay “ters köşe”ler kullanmadı. Bu açıdan Signal’in bu kısa bölüm sayısında dahi pek çok defa kabuk değiştirmeyi başaran bir yapım olduğunu düşünüyorum.

Signal: Oyuncular

Oyunculuklar konusunda da en iyi Kore yapımlarından biri, ki zaten Kore dizilerinde bu çıtanın çok yukarılarda olduğunu söylemeliyim. Özellikle üç baş rol oyuncusu; Lee Je Hoon, Jo Jin Woong ve Kim Hye Soo karşılıklı döktürüyorlar. Bu üç oyuncunun canlandırdığı karakterlerin iç içe geçen hikayeleri etkileyici; bu etkileyicilik yalnızca senaryodan değil, oyuncuların karakterlere kattığı derinlikten de ortaya çıkıyor. (Baş rol oyuncularından Lee Je Hoon‘un bundan önceki ve sonraki işlerini yakinen takip edeceğim, kendisini listeye ekledim 🙂 )

Dizinin tema müziği de, OST’si de birbirinden enfes şarkılarla dolu. Jenerik müziğinin “True Detective” jenerik müziği ile benzerliği ise dikkat çekiyor, keşke bu konuda biraz daha özgün olsalarmış.

Diziye dair küçük bir kaç negatif eleştirimi de ekleyip yazıyı bitireceğim. Bir defa 75 dakikalık bölüm uzunlukları çok fazla, dizinin özellikle son 4 bölümü gereksiz uzatılmış ya da tekrarlanan sahnelerle dolu. Hal böyle olunca insan ister istemez ya dizinin bölümlerini 60 dakika yapsaydınız ya da diziyi 12-13 bölüm yapsaydınız diye düşünüyor. Ve maalesef bir Kore dizisi talihsizliği olarak, Signal de dizi finalini, dizinin geneli kadar iyi tamamlayamamış dizilerden biri. Final çok daha vurucu, çok daha net bir şekilde bitirilebilirdi, yan, en azından ben bu diziden daha iyisini bekliyordum diyebilirim. Ancak dizinin 2. sezonunun olabileceğine dair bazı söylentiler devam ediyor, final bölüm de bu göz önüne alınarak bu şekilde yapılmış olabilir elbette…

Sonuç olarak gönül rahatlığı ile şunu söyleyebilirim ki, Signal her açıdan dört dörtlük bir polisiye dizi. Türün severlerini kesinlikte izlediğine pişman etmeyecektir… Özellikle sürekli takip ettikleri türlerde yeni bir soluk arayan izleyiciye ısrarla tavsiye ediyorum.