Başak ile ilgili merak ettiğim bir diğer konu da bu takip konusu. Başak Aslı’yı mı takip ettiriyor? Ama neden? Sebep Burak ile olan ilişkileri mi, yoksa altında yatan başka bir şey mi var? Belki biraz ütopik olacak ama sanki bu takibin, Aslı’nın babasının ölümüyle bir alakası var gibi geliyor bana. Aslı’nın babası, bir otel inşaatında öldü biliyorsunuz. Bu otel Mazharoğlu Holding’e ait olabilir mi? Ne dersiniz, fazla mı polisiye dizi izledim ben yoksa 🙂
Çok önceden tahmin ettiğim Volkan – Çağla ittifakı sonunda kuruldu! Bu ittifak bize, özünde kötü olmayan bir adamın aşk uğruna, yıllarca içine attığı kıskançlıkları uğruna nasıl da bir dizinin kötü karakteri haline gelebileceğini izletecek. Yine diyorum, hep diyeceğim. Aslı ve Burak için Volkan, Çağla’dan çok daha büyük bir tehdit. Zaten kendisi hemen aksiyon aldı, hemen Burak’ın içine kuşku tohumlarını serpti. Çağla da manipülasyon konusunda aşmış bir karakter. Volkan’a “Burak seni kıskanıyor” demek ne kadar da doğru bir hamleydi! Bundan sonra Çağla’nın çok da bir şey yapması gerekmeyecek, arkasına yaslanıp Volkan’ın yapacaklarını izlese yeter. Volkan en kısa sürede Aslı’ya açılarak, onun için doğru aday olduğuna ikna edecektir. (Bu arada ben, eninde sonunda Volkan’ın Aslı ile, Burak’ın da Çağla ile evleneceğini tahmin ediyorum; çeşitli zorunluluklar sebebiyle. Tabi bu dizinin ne kadar uzun süre devam edeceği ile de ilgili. Bu kehanetim burada dursun 🙂 )
Erdem ve Gonca karakterlerinin ikisini de, ilişkilerini de çok seviyorum. Çifte buluşma da pek keyifliydi. İki önemli tahminim var yine, birincisi Erdem’in açacağı pastane bence çok başarılı olacak. Bizimkiler buradan yürüyüp giderler. Diğer taraftan Elçin’in kozmetik firmasında düzenlenen yarışmayı Aslı’nın kazanma ihtimali %100. Ha tabi bunu duyan Çağla nasıl tepki verir, buna müsaade eder mi onu zaman gösterecek. Bir de pastanenin ismini “Çilek Kokusu” koyacaklarını düşünenler parmak kaldırsın 🙂
Aslı’nın Mazharoğlu Holding’den burs almak istememesi çok normal. Şimdiye kadar Burak’ın aklına gelmeliydi zaten bu. Burak sürekli “Sen merak etme, ben her şeyi halledeceğim” diyor ama korkarım kendisi de ne yapması gerektiğini bilmiyor. Eline geçen onca fırsata rağmen daha ailesine “Ben Çağla ile evlenmek istemiyorum” bile diyemedi. Ney, halledecek, nasıl halledecek? Aslı maalesef ilk düşüncelerinde haklıydı, Burak onu çok fena yarı yolda bırakacak gibi görünüyor. Eh, Aslı’yı o yolun yarısında karşılayan da Volkan olacak pek tabii.
Bu bölümün finalini kesinlikle tahmin edemediğimi söylemeliyim. Çağla da, Elçin de inanılmaz gurursuz davranışlar sergiliyorlar. Zaten Çağla’nın Burak’ı değil de, Burak gibi sosyetik birisiyle birlikte olma fikrini sevdiğini düşünüyorum. Burak ile ayrılmış olmaktan çok, insanlara rezil olmayı dert ediyor. Zaten yayınlanan fragmanlarda da, Burak’ın kendisini bir garsonla aldatmış olmasına vurgu yapıyor. Bir mankenle aldatsa bu kadar da dert etmeyecek sanki… Elçin’in Çağla ile birlikte, Burak’ı anne babasına şikayete gelmiş olması, inanılır gibi değil. Umarım Burak bu noktada cesur davranıp, Çağla ile birlikte olmak istemediğini açık açık söyler.
Bölüme dair kısa notlar:
- Sevgili senaristler… Türkçe’de “Tabi ki de” diye bir söz öbeği YOK! YOK YOK YOK. “Tabii ki” var, “Elbette” var, “Tabii” var. Her karaktere, her bölümde en az iki defa “Tabii ki deeee” dedirtme ısrarı neden? Başka kelimeler de var, örneğin “Kesinlikle”, öyle yerli yersiz, öyle çok kullanılıyor ki… Yapmayın artık gözünüzü seveyim, her bölümde kulaklarım kanıyor artık. “Tabii ki de” genellikle ergenlerin kullandığı bir dil deformasyonudur, “Tabii ki” yeterli, hatta biraz değişiklik olsun “Elbette” desinler bazen de mesela.
- Elçin’in eski eşi Oktay karakterini kim canlandıracak, acayip merak ediyorum.
- Tamam muhafazakar bir yaklaşım sergiliyorsunuz, karakterlere de içki içirmek istemiyorsunuz anlıyorum da, diziyi de soda viraline döndürmeye gerek yok. Her gidilen mekanda, illaki sipariş verme diyaloğu çekmenize de gerek yok.
- Aslı & Burak, Gonca & Erdem çiftimizin gittiği o gece kulübü de neydi öyle?! Aslı bir de diyor ki “Ne kadar da eğlenceli bir yer burası?” kahkaha attım o anda. Resmen pavyondan bozma bir yere gittiler yahu, içerisi yeterince kalabalık bile değildi. Gözünüzü seveyim, o kadar reyting alıyorsunuz, şu prodüksiyona biraz daha dikkat edin, biraz daha para harcayın 😉
- Aslı ve Burak ilk defa birbirlerine “Seni Seviyorum” dediler ama bunu arabada yaptılar. Oldu mu şimdi ama? Daha özel, daha romantik bir sahneyi hak ediyordu bence bu büyük adım.
- Burak’ın Aslı’nın telefonunu karıştırması, Erdem’in de para konusunda Gonca’ya yalan söylemedi hiç ama hiç hoş değil. Dürüst olalım beyler!
- Eda’nın Elçin ve Çağla’yı bu şekilde bozması öyle hoşuma gitti ki, anlatamam 🙂
- Nihat’ın Başak konusunda söylediği yalanlar, Volkan’ın Aslı sebebiyle Burak ile arasının açılmasıyla birleşip iki aile arsasında çok ciddi sıkıntılara sebep olacak. Önümüzdeki 5-10 bölüm içerisinde Sinangiller vs. Nihatgiller kavgası izleyeceğiz gibi, çekirdeklerinizi hazırlayın dostlar 🙂
Çilek Kokusu 13. Bölümün En İyi Sahnesi
İşte ben böyle azıcık aksiyonlu, azıcık romantik sahneleri çok seviyorum.
