Bir süredir görmeyi en çok istediğim ve kim tarafından canlandırılacağını en çok merak ettiğim karakterlerden birisi Elçin’in eski kocası Oktay idi. Kendisini sonunda bu bölümde gördük. itiraf edeyim, üzerinde bu denli esrar yaratılmış bir karakter için ziyadesiyle sönük bir giriş yaptı Oktay. Elçin’in Sinan ile evleneceği haberini gazetelerden görünce ortaya çıkmaya karar veren Oktay en az kızı kadar dengesiz bir karaktere benziyor. Öyle ki aylardır arayıp sormadığı kızının psikolojisini bozmakla suçlayıverdi eski karısını. Hem suçlu hem güçlü diye böylesine deniyor sanıyorum. Asıl ilginci, nasıl bir intikam planı olup olmadığını anlayamadığım Oktay, Elçin’in şirketindeki hisselerini satma kararı aldı ve hisselerin yeni sahibi de Başak oldu. Yani müstakbel evli çiftimizin eski eşleri birlik oldular ve böylece Başak, Elçin ile şirkette resmen ortak oldu.
Bu bölümde beni en çok şaşırtan gelişmelerden birisi Nihat’ın Aslı ve Burak’ın ilişkisini biliyor olması oldu. Emel gibi Nihat da oğlunu takip ettiriyormuş demek ki çünkü elinde Aslı ve Burak’ın sarmaş dolaş fotoğrafları vardı. Ancak sanıyorum Nihat Bey, Burak’ın Aslı ile birlikte olmasından rahatsız değil. Anladığım kadarıyla bu ilişkiyi bir süredir biliyor. Ve kendisi Aslı ile tanıştığı günden bu güne her zaman hem Aslı’ya hem de annesine yardımcı olmaya çalışıyor. Hatta bu bölümde bile Aslı’ya hem kendi şirketlerinde part-time iş teklif etti hem de “Bilseydim, Sinan ve Elçin’in düğün pastasını Aslı’nın çalıştığı pastaneden sipariş ederdim” dedi. Ancak ben yine de Nihat bu durumdan memnun mu, değil mi tam emin olmadım, siz ne dersiniz?
Gelelim bölümümüzün oldukça heyecanlı finaline. Anladık ki Aslı’lara düğün pastası siparişini veren Çağla ve Gani imiş. Çağla’nın niyeti Aslı’yı Nihat ve Selda’nın önünde rezil etmek, onlara Aslı’nın Volkan’ın sevgilisi olduğunu söylemekmiş. Tam da bu sahne de o kadar korktum ki Volkan yine Aslı’nın elini tutacak, onu bu durumdan kurtaran o olacak diye! Çok şükür bu sefer olmadı ve dananın kuyruğu da sonunda koptu. Burak sonunda tüm cesaretini topladı ve ailesinin karşısında Aslı’nın elini sıkıca tutarak “Aslı benim sevgilim” dedi! Konuyu Çağla, Volkan, Nihat zaten biliyorlardı; Selda da durumdan şüpheleniyordu ama bu itiraf yalnızca bir kişi için büyük sürpriz oldu: Eda. Eda zaten bir süredir oldukça zor zamanlar geçiriyor hayatında, etrafındaki insanlara karşı büyük güvensizlikleri var. Bu şok ona hiç iyi gelmeyecek, o kesin. Tabi asıl Selda ve Nihat bu ilişkiye nasıl tepki verecekler, çiftimizin geleceğini bu etkileyecek.
Asıl önemli soru ise kalan 3 bölümde senaristler tüm açık konuları nasıl toparlayacaklar ve bize nasıl bir final izletecekler?
Bölüme dair kısa notlar:
- Burak ve Aslı birbirlerine bir defa daha “Aşkım” derlerse bayılabilirim. “Sevgilim” var, “Hayatım” var, “Canım” var… Vıcık vıcık “Aşkım” kelimesindeki ısrar neden?
- Gonca iyi kız güzel kız da, dünya tatlısı Defne’ye köle muamelesi yapıyor olması hiç hoşuma gitmiyor.
- Çağla’nın okulun ilk günü giydiği o beyaz püsküllü şey de neydi öyle?! Ya da Elçin’in abartı gelinliği?! Ya da Sinan’ın kendine bir beden küçük gelen (ısrarla böyle giydiriyorlar adamı) damatlığı ve devasa boyutlardaki papyonu?!
- Bu bölümde “dans kursu” sahneleri, vakit doldurmaktan başka ne işe yaradı bilmiyorum. Ayrıca şunu da söylemeden edemeyeceğim, hiç bir kadın yapmak istedikleri için sevgilisinden/kocasından “izin” almak zorunda falan değil. Bu dizinin izleyici kitlesi çoğunlukla genç kızlardan oluşuyor ve yazarlara genç kızlarımızın aklına saçma sapan düşünceler sokmamak gibi büyük bir sorumluluk yükleniyor. Mesela sevmek kıskanmak değildir, kıskanmak karşındaki insanı kısıtlamak değildir. Genç kızlarımızı güçlü birer birey olmaları için yönlendirmemiz gerekiyor, lütfen onların bilinç altına böylesi tehlikeli düşünceleri yerleştirmeyin.
Çilek Kokusu 20. bölümün En İyi Sahnesi
Sonunda Burak ailesinin karşısına geçip, doğruları söyleyebildi.
