Disney+ Türkiye’de İzleyebileceğiniz En İyi 10 Nostaljik Dizi

1988
Disney+ Türkiye'de İzleyebileceğiniz En İyi 10 Nostaljik Dizi

Disney+, 14 Haziran itibariyle Türkiye’de yayın hayatına başladı. Disney, Marvel, Star Wars dizi ve filmleri derken, izlenecek içerik seçeneklerimiz de bir hayli arttı. Bu dönemde karşınıza pek çok “Disney+ Türkiye’de İzlenecek Dizi” listesi çıkacaktır. Ben mevzuya biraz daha farklı bir noktadan yaklaşmaya karar verdim ve “Disney+ Türkiye’de İzleyebileceğiniz En İyi 10 Nostaljik Dizi“yi sizler için listeledim. Bu listede farklı yıllardan ve farklı türlerden yapımlar yer alıyor ve sıralamayı da alfabetik olarak yaptım.

İşte karşınızda Disney+ Türkiye’de İzleyebileceğiniz En İyi 10 Nostaljik Dizi!

1- 24

Zamanında CNBC-e kanalı 24‘ü servis ederken “Televizyonun ilk gerçek zamanlı dizisi” sloganını kullanıyordu ve bana kalırsa bu durumu oldukça iyi şekilde özetliyor. Kiefer Sutherland tarafından canlandırılan Jack Bauer’in bir suikastı durdurmak için 24 saati vardır, ilk sezon 24 bölümdür, her bölüm 1 saattir ve biz bu 1 gün içinde yaşananları gerçek zamanlı olarak izleriz. Gerçekten müthiş bir fikir ve işte karşınızda ekranların en sevilen, en aksiyon dolu dizilerinden birisi… 


2- Alias

Lost, Fringe, Person of Interest gibi dizilerin yaratıcısı olan J.J. Abrams tarafından yaratılan Alias, 2001-2006 yılları arasında 5 sezon olarak yayınlanmış bir kült dizi. Alias bir casusluk dizisi ve Jennifer Garner‘ın canlandırdığı Sydney Bristow isimli genç bir ajanın yaşadıklarını anlatıyor. Bu gizemli aksiyonda Bradley Cooper‘ı da yan rollerden birinde izlediğimizi de belirteyim.


3- Angel

Joss Whedon tarafından yaratılan Angel; Buffy the Vampire Slayer dizisinin spin-offu olan bir yapım… 3. sezon finaliyle birlikte Sunnydale’den (ve Buffy the Vampire Slayer’dan) ayrılan Angel, Los Angeles’a yerleşir. Yine Buffy the Vampire Slayer’dan tanıdığımız karakterlerden olan Cordelia’nın ve yeni tanıştığı yarı-demon Doyle’un yardımıyla, vampir olarak sürdürdüğü hayatı boyunca işlediği günahları telafi etmek amacıyla doğa üstü güçlere sahip suçlularla savaşmaya başlar. Kadroya zamanla Wesley, Gunn, Lorne ve Fred gibi önemli karakterler de dahil olur ve Buffy the Vampire Slayer crossoverları ile birlikte Angel kendi kemik izleyici kitlesini oluşturur. Dizinin en önemli özelliklerinden biri Buffy the Vampire Slayer’dan daha karanlık bir atmosfere sahip olması. 


4- Buffy the Vampire Slayer

Buffy the Vampire Slayer

O bir kült. O, Joss Whedon tarafından yaratılan ve dizi dünyasına yön veren bir dizi ve bana soracak olursanız da TV tarihinin en önemli yapımlarından biri. Buffy “Avcı” olduğunu öğrenen bir liseli gençtir. İlk bakışta sıradan bir “aptal sarışın” olarak görünen Buffy aslında insan üstü güçlere sahiptir ve vampir avlamak, dünyayı kıyametten kurtarmak ve bu sırada kendi zorlukları olan lise hayatına (aslında büyümeye) devam etmek zorundadır. Bu zorlu görevde kendisine arkadaşları Xander ve Willow ile gözetmeni Giles yardım edecektir. 7 sezon devam eden dizi The BodyHushOnce More With the Feeling gibi çığır açan bölümlere sahip. Muhtemelen ilk sezonda biraz zorlanacaksınız ancak biraz dişinizi sıkarsanız çok keyif alacağınız bir yapım Buffy the Vampire Slayer.


5- The Golden Girls

Golden_Girls

Listemizde yer alan en eski dizi, The Golden Girls. Belki bazılarınız 1985 – 1992 yılları arasında yayınlanan bu diziyi Türk TV’lerinde dublajlı olarak izlediğimiz dönemden anımsıyor olabilirsiniz. Bu sit-comda, aynı evde birikte yaşayan 4 dul ve orta yaşlı kadının komik hikayelerini izliyoruz. Televizyonların erkeklerin hakimiyetinde olduğu bir dönemde, 4 ana kadın karakteriyle hem çok iyi reyting almış hem de pek çok ödül kazanmış bir yapım olan The Golden Girls tam bir klasik… Gerçekten nostaljik hissetmek isteyenler için birebir 🙂


6- Lost

Sanırım “Lost gibisi bir daha gelmedi” desem, çok da yanlış konuşmuş olmam. J.J. Abrams tarafından yaratılan ve 2004 yılında yayınlanmaya başlayan bu kült dizi, basitçe, düşen bir uçaktan sağ çıkmayı başarıp bir adaya sığınan bir grup insanın başından geçenleri anlatıyordu. “Flashback” kullanımları, yarattığı gizem, bölüm – sezon sonu twistleri derken; Lost bir fenomen oldu ve bir daha hiçbir dizi Lost kadar konuşulmadı. Pek çok Türk izleyicinin de (pek legal yollarla olmasa da) gelişen teknoloji ve internet kullanımı sayesinde Amerika’yla eş zamanlı takip ettiği ilk yapımlardan biri olan Lost, finaliyle hayal kırıklığı yaratmış olsa da mutlaka ama mutlaka izlenmesi gereken yapımlardan biri. Bu deneyimi kaçırmayın.

İLGİLİ: Lost Hakkında Kesinlikle Bilmediğiniz 16 Şey


7- My Name is Earl

My Name Is Earl

Listemizdeki bir diğer sit-com olan My Name is Earl, 2005-2009 yılları arasında 4 sezon olarak yayınlandı. Jason Lee tarafından canlandırılan, hayatı boyunca kimseye hayrı dokunmamış biri olan Earl; bir gün kazı-kazandan 100 bin dolar kazanır. Ancak daha parayı alamadan bir trafik kazası geçirir, bu sırada da kazı-kazan kartını kaybeder. Yaşadığı bu olay Earl’un hayata bakış açısını tamamen değiştirir. Earl, “Karma”ya inanmaya başlar – yani “ne ekersen onu biçersin” düşüncesine… Bu sebeple de hayatı boyunca kötülük ettiği insanların ve yaptığı kötülüklerin bulunduğu bir liste hazırlar, bu kişilerden tek tek af dilemeye başlar. Bu absürt komedi dizisi yayınlandığı dönemde Emmy ödülünü kazanmayı da başarmıştı.


8- Prison Break

Fox kanalının fenomen yapımlarından Prison Break, haksız yere ölüm cezasına çarptırılan bir adam ve onu kurtarmak için elinden geleni ardına koymayan bir erkek kardeşin öyküsünü anlatmakta… Yapı mühendisi olan Michael Scofield, ağabeyi Lincoln Burrows’ı kurtarmak için bir kaçış planı yapar. Sahte bir suçla ağabeyinin bulunduğu aynı hapishaneye gönderilir ve bunun üzerine hazırladığı kaçış planını uygulamaya başlar. Fakat iki kardeşin yaşayacağı talihsiz olaylar bu planı sürekli etkilemeyi başaracaktır. Prison Break’le birlikte Michael Scofield ve Lincoln Burrows dizi dünyasının en sevilen kardeşlerinden biri haline gelirken, dizi “T-Bag” gibi kötü bir karakteri de hafızalarımıza kazımış oldu.


9- Spider-Man

80’li yıllarda doğan benim gibi pek çok kişinin Marvel evreniyle ilk tanışıklığı sağlayan yapımlardan biri, 1994 çıkış tarihli işte bu Spider-Man çizgi filmi… Bu çizgi filmle aramdaki bu duygusal bağ bir yana, halen çizgi romanlardaki Spider-Man’i ve Peter Parker’ı en iyi aktaran yapım olduğunu düşünüyorum. 21’er dakikalık bölümlerden oluşan ve tam 5 sezon devam eden Spider-Man bir süre bizim hafta sonu kahvaltılarımıza eşlik eden yapım olacak, sizlere de tavsiyemdir 🙂


10- The X-Files

90’lı yılların en önemli yapımlarından bir diğeri de kuşkusuz The X-Files. David Duchovny ve Gillian Anderson‘ı sırasıyla Fox Mulder ve Dana Scully olarak izlediğimiz dizi; kendilerine verilen “gizemli” dosyaları araştıran 2 FBI ajanının hikayesini anlatıyor.

Fox Mulder FBI’ın ‘X-Files’ departmanında çalışan ve doğaüstü olayları araştıran, ama sürekli bulduğu her bilgi hükumet tarafından üstü kapatılan bir ajandır. Doktor olan Dana Scully ise, Mulder’ın yanına atanır ve olayları hem araştırmasına hem de bölüm sonundaki dava dosyalarına tıbbi bir açıdan yaklaşarak dava dosyası oluşturmasına yardım eder. İlk sezonlarda bütün bu gizemli olaylara inanan ve inanması için de sağlam bir sebebi olan Mulder ile bilim insanı olması dolayısıyla hiç birine gerçekten inanmayan Scully’nin çatışmasını izleriz. Ancak bölümler ilerledikçe ve konu kişisel hikayelere de dönmeye başladıkça, Scully’nin de inanmak için sebepleri olur. Her bölümde farklı bir olayın işlendiği dizi, hayranlarının gözünde halen kült mertebesinde….