#5. Father’s Day
(Father’s Day)
1. Sezon 8. Bölüm
IMDb Puanı : 8.4
Çok iyi bir bölüm, duygusal olarak çok başarılı. Billie Piper’ın duygusal bölümlerdeki oyunculuğunu çok beğeniyorum. Babası hakkındaki gerçekleri, annesinin anlattığı gibi olmadığını, aslında sürekli tartıştıklarını görmesi. Doctor kaybolduğu zaman babasının gerçeği görüp kendisini feda etmesi. Rose’un babası ölürken yanında olması. Ayrıca ilk izlediğim Doctor Who bölümü olması da bu diziye neden başladığımı bana tekrar hatırlattı.
Kısaca özetlersek Rose, Doctor’a babasını anlatır ve babasını son bir kez görmek istediğini söyler. Babasını gördüğünde dayanamaz ve onu ölümden kurtarır. Babası normalde o zamanda öldüğü için işler karışır. Reapers adlı yaratıklar ortaya çıkar ve insanları öldürmeye başlar. Bu arada Rose’da annesi ve babasının ilişkisi hakkındaki gerçekleri öğrenmeye başlar. Doctor herkesi bu durumdan kurtarmaya çalışırken, Rose’da babası ile konuşmaya devam eder. Olayların devamında Rose, kendi bebek haline değdiği için paradoks oluşur ve Reaperslar içeri girer. Doctor kendini feda ederek diğerlerini kurtarır ama olay hala çözülmemiştir.
#4. Bad Wolf & The Parting of The Ways
(The Parting of The Ways)
1. Sezon 12. ve 13. Bölümler
IMDb Puanları : 8.7 ve 9.1
Efsane bölümlerin başında gelir benim için. Gerçekten her şeyi ile mükemmel bir bölüm. Duygusal yönden o kadar iyi ki kelimelerle nasıl anlatırım bilmiyorum. Doctor’un öleceklerini bildiği için Rose’u Dünya’ya geri göndermesi, Rose dönerken TARDIS Acil Durum Protokolündeki mesaj, Rose’un geri dönmek için yaptıkları ve annesine babası ölürken yanındaki kızın kendisi olduğunu söylediği sahne ve tabi ki efsane “ I’m the Bad Wolf. I create myself” diye başlayan kısımdır. Ek olarak tabi ki 9. Doctor’un vedası da bu bölümü duygusal kılan nedenlerin başında gelir.
Bölümde Doctor, Rose ve Kaptan Jack tekrar Uydu 5’e giderler. Her biri ayrı yarışmalara düşer. Bütün oyunların yöneticisi Bad Wolf şirketidir ve kaybedenler öldürülür. Rose kaybeder ve öldürülür. Doctor ve Kaptan Jack yakalanır ama kaçmayı başarırlar ve yönetici katı olan 500’e çıkarlar. Yarışmada kaybedenlerin aslında Dalek uzay gemisine ışınlandığını öğrenen Doctor, Rose’u kurtarmaya gider. Rose’u kurtardıktan sonra Dalek saldırısından kurtulmak için Delta Dalgası yaratmaya çalışırlar ama hemen hazır olmayacağı için Doctor, Rose’a söylemeden onu Dünya’ya geri gönderir. Kalan az sayıdaki insanlarla beraber Uydu 5’i savunmaya çalışan Doctor hala gizemli Bad Wolf’un anlamını çözmeye çalışır.
#3. The Stolen Earth & Journeys End
(Journey’s End)
4. Sezon 12. ve 13. Bölümler
IMDb Puanları : 9.0 ve 9.1
İlk 3’e geldik ve 3. sırada Russell T. Davies zamanındaki tüm compainonların oynadığı 4.sezon finali var. Duygusal olarak yine sağlam bir bölüm. Sezon finalleri zaten etkileyici olur ama o kadar tanıdık yüzün bir arada toplanması gerçekten 4. Sezon finalini unutulmaz bölümler arasına soktu. İlk bölümde tabi ki en duygusal an Rose ve Doctor’un birbirlerine koşma sahnesiydi. Birbirlerine ulaşamadan Bir Dalek Doctor’u vurdu ve bütün romantizmi aldı götürdü. İkinci bölümde ise Doctor’un çaresizliğine üzülmemek elde değil. Davros’un senin için kendisini feda edenler diye bahsederken geçen flashbackler de hem bizi geçmişe götürdü hem de duygulandırmayı başardı. İşin üstesinden geldikten sonra ayrılma sahneleri de duygunun doruğa çıktı anlardandı ki Rose’un gidişi yine efsanevi oldu ama bende biraz hayal kırıklığı da yarattı. Doctor’un Donna ile yaşadığı her şeyi Donna’nın hafızasından silmek zorunda olduğu ve devamındaki ayrılma sahnesi de birçok kişiyi ağlatmıştır. Doctor’un Wilfred ile konuşmasında da o sahneye kadar kendini ağlamamak için tutan izleyicileri kesinlikle ağlatmıştır. Tam olarak sahne “ Karanlık çöküp, yıldızlar çıktığında gökyüzüne bakacağım” sözüdür. Yağmur yağması da olaya ayrı bir duygu katmıştır.
Kısaca özetlersek önceki bölümde Rose paralel evrenden gelip evrenin çökmesi hakkında Donna’yı uyarmıştı. Dünya bir anda evrenin başka bir köşesinde belirir. Doctor’un eski companionları ona ulaşmaya çalışır. Bu arada Doctor’da Dünya’yı aramaktadır. Gelen sinyaller sonucu Doctor Dünya’ya iner ama Dalek işgalinden kurtulamaz. Doctor, Rose’u görür ama birbirlerine ulaşamadan Dalek, Doctor’u vurur. Doctor rejenerasyon geçirmek yerine tüm enerjiyi kesilmiş eline vererek vücudunu korur. Bu arada dışarıda Dalekler TARDIS’i Dalek üssüne yani Crucible’a ışınlar. Doctor, Rose ve Jack TARDISten çıkar ama Donna çıkamadan kapı kapanır. Dalek Caan TARDIS’i üssün merkezine göndererek yok eder. TARDIS parçalanırken Donna içeride Doctor’un eline değer ve çift yönlü rejenerasyon başlar. Yarı insan – yarı zaman lordu olan Human Doctor ve Doctor Donna ortaya çıkar ve olaylar karmaşık bir hal alır.
#2. The End of Time
(End of Time)
4. Sezon Özel Bölümleri 4. ve 5. Bölümler
IMDb Puanları : 8.3 ve 8.8
Çok fazla söze gerek yok galiba. 10. Doktor yani David Tennant’ın Doctor Who’dan ayrılma bölümü nasıl olurda duygusal olmaz değil mi. Bölümün kendisi de yeterli düzeyde duygusallık taşısa da, “I Don’t Wanna Go” sözünü duyduktan sonra ağlamayan yoktur aramızda. Master’ın ölüm sahnesi de oldukça duygu yüklüdür.
Toplam 135 dakikalık iki bölümü nasıl özetlerim bilemedim ama kısaca anlatayım unutanlar için. Doctor, Oodların gezegenine gider ve yaşlı Oodlar zamanın sonu geldiğini söylerler. Master kendi müritleri tarafından tekrar hayata döndürülür. Bu arada Wilfred, Doctor’u aramaktadır. Doctor, Master ile yüzleşir fakat onu yenemez. Master, Joshua Naismith tarafından yakalanır ve iyileştirme makinasını geliştirir. Bu makinayı kendi çıkarları için kullanan Master, tüm insan ırkını kendisine çevirir ve Master ırkını yaratır. Bu arada Master bulduğu elmas sayesinde Zaman Lordlarını geri çağırır. Doktor, elinde Wilfred’in verdiği silahla Master ve Zaman Lordlarının ortasında kalır. Büyük bir karar vermek zorundadır.
#1. Army of Ghosts & Doomsday
(Doomsday)
2. Sezon 12. ve 13. Bölümler
IMDb Puanları : 8.5 ve 9.3
Ve gelelim belki de Televizyon dizileri tarihinin en duygusal sahnesini içeren Doomsday bölümüne. Bölüm hakkında konuşmaya bile gerek yok. Rose ve Doctor’un vedası. Kendi adıma konuşuyorum. Bu bölümü sadece bir kere izledim daha doğrusu izleyebildim. O kadar çok etkiledi ki beni iki hafta boyunca amaçsız ve üzgün bir şekilde yaşadım. Hayatımda bir dizi ya da filmde geçen bir olaya bu kadar ağlamadım. O sahnedeki duygu o kadar yoğun ki anlatılmaz. Bad Wolf Körfezi zaten o final için seçilebilecek en iyi mekan. Ek olarak Murray Gold’a da ne kadar teşekkür etsem azdır. Doomsday gibi müthiş bir eser yazmış bu bölüm için. Army of Ghosts bölümünün başında Rose’un “Planet Earth, this is where i was born, this is where i died” diye başlayan kısımda sezon finalinin izleyenleri derinden etkileyeceğinin en iyi örneği.
(Army of Ghosts)
Bu bölüm için özet geçemeyeceğim. Duygularıma hakim olamıyorum. Doomsday konusunda baya hassasım. Sadece bu sahnenin videosu bile yeterli olacaktır.
