Fallout Dizi İncelemesi

870
Fallout - Prime Video

Bilgisayar oyunlarının, özellikle de en popüler, en çok oynanan, en büyük hayran kitlesine sahip olan uzun soluklu oyunların dizi ya da film uyarlamasını yapmak, gerçekten riskli bir iş. Elimizde hem Last of Us gibi başarılı, hem de Halo gibi oldukça başarısız iki son dönem örneği olduğu için de, yeni uyarlamalardan ne beklememiz gerektiğini biz de pek kestiremiyoruz açıkçası. Ancak bu durum yeni uyarlamalara onay verilmesine de engel değil. İşte tüm zamanların en iyi video oyunlarının biri olarak kabul edilen Fallout’un dizi uyarlaması da, izleyicilerin beğenisine sunulacak olan en yeni dizi projesi. Fallout’u izleyeceğimiz platform ise, The Boys, Invincible, Reacher gibi hit dizilerin de ev sahibi olan, bu sebeple beklentimizi bir tık yükselttiğimiz Prime Video.

Fallout’un ilk iki bölümünü, bu yıl 7. kez düzenlenen Canneseries dizi festivalinde, başrol oyuncuları Ella Purnell, Aaron Moten, Kyle MacLachlan, yönetmen Jonathan Nolan ve hem Fallout oyun evreninin yaratıcılarından hem de dizi projesinin de yapımcılarından olan Todd Howard’ın katıldığı etkinlikte izleme şansını yakaladık.

Fallout oyun dünyasının en geniş evrene sahip, en popüler, en uzun soluklu oyunlarından biri. Dizinin oyunların birebir uyarlaması olmadığı, oyunlardan ilham alınarak yaratıldığı bilgisi vurgulanıyor. Ben de bu noktada oyunları hiç oynamadığımın, oyunların hikayesine dair hiçbir bilgimin olmadığının altını çizmek istiyorum. O yüzden yalnızca dizi hakkında konuşacağım. Ancak hemen en başta, size şu güzel haberi verebilirim – oyunlar ve hikâye hakkında hiçbir bilgisi olmayan bir izleyici olarak diziyi izlerken hiç yabancılık çekmedim. Ve hatta bu evreni her bölümde biraz daha yakından tanımak için heyecanlanıyorum.

Ella Purnell (Lucy) in “Fallout”

Fallout: Konusu

Fallout, alternatif bir dünyadaki kıyamet sonrası olayları merkezine alan bir hikâyeye sahip. Bu evrende teknoloji nükleer yönünde daha çok gelişmiş. Estetik olarak 50’li, 60’lı yılları çağrıştırıyor. Ancak Amerika’ya atılan nükleer bombaların ardından dünya üzerindeki medeniyetin sonu geliyor. Dizi de açılışını bu olayı kısaca anlatarak yapıyor. O yüzden ne olduğuna dair bir fikir edinebiliyorsunuz. Bu sahneler kısa olmasına rağmen bence çok iyi ve etkileyici idi. Patlamalar çok iyi kotarılmış görsel olarak. Ve insanların yaşadığı o anın paniğini de gerçekten başarılı yansıtmışlar, o korkuyu izlerken hissedebildim. Bu olaydan sonra bazı şanslı kişiler Vault ismi verilen sığınaklarda yaşamaya başlıyorlar. Kıyametten iki yüzyıl sonrasına geldiğimizde, Sığınak 33 sakinlerinden Lucy, bir sebepten sığınağı terk edip, Amerika’nın çorak topraklarında bir maceraya atılıyor.

Fallout’ta hikaye 3 ana karakter üzerinden ilerliyor. Zaten ilk bölüm de bu karakterlerin ismine adanmış 3 parta sahip: Lucy, Maximus ve Ghoul.

Fallout: Karakterler & Oyuncular

Ella Purnell, insanlar sevdiklerine zarar verdiğinde idealist doğası sınanan iyimser, naif, sığınak dışı dünyanın gerçeklerinden oldukça habersiz bir sığınak sakini olan Lucy rolünde yer alıyor. Aaron Moten ise çorak topraklara kanun ve düzen getirmeyi amaçlayan Çelik Kardeşliği (Brotherhood of Steel) adlı militarist bir grupta görev yapan genç bir asker olan Maximus’u canlandırıyor. Gizemli geçmişini gizleyen acımasız bir ödül avcısı olan Ghoul rolünde ise Walton Goggins var. Ve bu üç ana karaktere ek olarak, Vault 33’ün gözetmeni ve dünyayı daha iyiye doğru değiştirmeye hevesli Lucy’nin babası Hank rolünde Kyle MacLachlan bulunuyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Fallout Dizi İnceleme Videosu

Bu yıl Canneseries’te Twin Peaks başta olmak üzere pek çok şahane yapımda yer almış olan emektar oyuncu Kyle MacLachlan’a ikon ödülü (CANAL+ Icon Award) verildi. Yellowjackets dizisinden anımsanabilecek Ella Purnell’e ise “Yükselen Yıldız” (Madame Figaro Rising Star Award) ödülü verildi. İki oyuncunun da, özellikle Kyle Maclachlan’ın çok sempatik ve alçakgönüllü olduğunu söylemek istiyorum. Kendisiyle gerçekleştirilen söyleşiye de katıldım ve söylediği her şeyle birlikte kendisine olan saygım arttı. Zaten açıkçası Fallout projesinde yer alan herkesin mutlu olduğu, sonuçtan memnun olduğu anlaşılıyor. İlk iki bölümü izleyince salonda da izleyicilerin tepkisi fazlasıyla olumluydu, dizi uzun süre alkışlandı.

Ella Purnell

Ben Fallout’un yayınlanan fragmanlarını pek beğenmemiştim. Yani bana absürt komedi benzeri bir dizi olacak gibi gelmişti ve o sahneleri komik bulmamıştım. Anlam verememiştim, ne beklemem gerektiğini de çok kestirememiştim. Ama dizi bence fragmanlarda gösterildiğinden çok daha iyi. Fragmanların diziyi doğru şekilde yansıtamadığını düşünüyorum.

Şu bir gerçek ki, Fallout’un en azından şimdilik çok standart bir hikayesi var. Ancak kıyamet sonrası, alternatif bir evreni atmosfer olarak gayet iyi yansıttıklarını düşünüyorum. Özellikle The Righteous Gemstones dizisinde harikalar yaratan, Walton Goggins’in canlandırdığı Ghoul karakterini çok beğendim ve hikayesini çok merak ettim. Sırf bu sebeple bile diziyi izlemeye devam edeceğim.

Bu arada Fallout benim beklediğimden çok daha kanlı bir dizi çıktı. Çok fazla şiddet sahnesi var. Çok fazla kopan uzun var. Bir sürü kişi, oldukça korkunç ve kanlı şekillerde ölüyorlar ve eminim bunun devamı da gelecek ilerleyen bölümlerde… Yalnız çok şiddet içeriyor olmasına rağmen, daha komedi ağırlıklı bir tonu olduğu söylenebilir, kara komedi demek daha uygun olacaktır sanırım, böyle depresif, drama yoğunluklu bir dizi değil. İzlediğimiz evrendeki değer yargılarının bizim değer yargılarımızdan aşırı farklı oluşu böyle bir şok etkisi yaratıyor insanda o da çok hoşuma gitti.

Fallout – Prime Video

Dizideki set tasarımları, kostümler ve makyajlar da çok iyi. Son dönemde her dizide her şeyin çok yeni, görünüyor olmasını eleştiriyoruz, eleştiriyorum. Fantastik bir evrende ya da alternatif bir evrende, onlarca yıldır giyilen şeyler pırıl pırıl görünüyorlar saçma bir şekilde, ilk aklıma gelen örnekler Avatar: the Last Airbender ve The Wheel of Time oldu mesela. Bu dizi öyle değil. Özellikle çorak topraklarda, her şey gerçekten kıyamet sonrası döneme aitmiş gibi görünüyor. Ve yine Ghoul karakterinin makyajını da çok beğendim.

Keza efektler de çok iyi. Dev gibi bir ekranda izlemiş olmamıza rağmen görsel efektler açısından beni rahatsız eden, gözüme takılan hiçbir şey olmadı. Çorak Toprakların uçsuz bucaksız hali de sığınakların içi de gayet güzel yansıtılmış.

Dizide şimdilik bir tek uzun müzikli sahneleri sevmedim. Parçalar uzun uzun kullanılmış, pek çok dövüş sahnesinde, aksiyon sahnesinde müzik eşliğinde ağır çekim var. Hani kurşunu takip ettiğimiz sahneler. Bu sahnelerden çok fazla var, bir yerden sonra stil açısından tekrara düşülmüş bence. Bunu belki oyunla bağ kurmak adına yapmış olabilirler, orasını bilemiyorum maalesef.

CANNESERIES S07 © Camilla CANALINI on 4 6, 2024 in Cannes, France.

Fallout’un ilk 3 bölümünü Westworld’ün yaratıcısı Jonathan Nolan üstlenmiş. Fallout’ta da genel bir vahşi batı atmosferi mevcut zaten. Kendisi de Cannes’teki gösterime katıldı bu arada, ben bu kadar karizmatik ve eli yüzü düzgün bir insan olduğunu bilmiyordum.

Fallout: Son Söz

Fallout’ün 8 bölümlük ilk sezonu 11 Nisan’da Prime Video’da yayınlandı. Benim ilk bölümlere dair izlenimim oldukça olumlu. Gayet başarılı, detaylarına, efektlerine özenilmiş bir uyarlama var karşımızda. Bu açıdan hem oyunları oynamış olanlara, hem de benim gibi fikri olmayan herkese diziyi tavsiye ederim. Şimdiden iyi seyirler!