BAFTA ödüllü Forbrydelsen (2007) dizisinin Amerika çevirimi olan The Killing, polisiye ve gizem türünde harika bir yapım. Dizi 2011 yılında başlamış olup, 4 sezonun ardından geçen yıl sona ermiştir. Cold Case dizisinin yazarı Veena Sud tarafından yaratılan dizinin baş rollerinde Mireille Enos, Joel Kinnaman, Billy Campbell gibi ünlü isimleri izliyoruz.
Dizinin Amerika versiyonunu ele almak istedim çünkü orijinalindeki karakterler bana biraz soğuk geldi. Hem orijinal dizinin dilinin bize çok yabancı olması, hem de Holder karakterini oynayan Kinnaman’ın serseri halindeki tatlılığı insanı yeniden çevirimine daha çabuk ısındırıyor.
Dizinin ilk iki sezonunda Rosie Larsen cinayetini çözmekle uğraşan dedektif Holder ve dedektif Linden’ı izliyoruz. Linden soğuk, boşanmış, bir erkek çocuk annesi ve aynı zamanda da iyi bir dedektiftir. Erkek arkadaşıyla evlenip Seattle’dan taşınacağı sırada Larsen cinayetine takılıp kalır. Zaten her zaman işini ailesinin önüne koyduğu için oğlu ve eski eşiyle sorunlar yaşamaktadır.
Dizideki en sıcak ve komik kişi ise, 30’lu yaşların başında eski bir uyuşturucu kullanıcısı olup temizlenmiş ve arınmış, kendini Tanrı’ya adamış Stephen Holder karakteridir. Linden ile Rosie Larsen davasından itibaren partner olarak çalışmaya başlarlar. Aralarında zaman zaman bir çekim olduğu hissedilse bile dizide aşk teması neredeyse hiç kullanılmamıştır.
İlk sezonda Rosie Larsen adlı lise öğrencisi ve görünürde hiç bir sırrı olmayan sıradan bir kızın cinayetini araştıran Linden ve Holder, bizi her bölümde şok edecek gerçeklerle yüzleştiriyorlar. Bu sıradan cinayetle yüksek mevkili insanlar ve bulaşılmaması gereken kişiler işin içine girince olaylar daha da işin içinden çıkılmaz bir hale geliyor. İzlerken bir sonraki bölüme geçmek için sabırsızlanacağınız en iyi ve duygusal ağırlıklı hikaye diyebiliriz.
Üçüncü sezonda ise Linden eski sevgilisi ve patronu ile genç hayat kadınlarını öldüren bir katilin peşine düşer. Daha çok Linden’ın iç dünyasını gördüğümüz bu sezonda, hayat hikayesine dair gerçekleri de yavaş yavaş öğrenmeye başlarız. Bu sezonla ilgili söylenebilecek her şey spoiler olacağı için en iyisi izlemeniz olacaktır. 🙂
Dizinin son sezonunun çekilip çekilmeyeceği muamma iken (hatta iptal kararı çıkmış iken) son anda izleyicilerin isteği üzerine bir sezon daha çekilmeye karar verildi. İyi ki de çekilmiş çünkü çok başarılı ve sarsıcı bir hikaye anlatılıyor. (Normalde AMC kanalında yayınlanan dizinin final sezonu Netflix platformu üzerinden yayınlandı.)
Askeri okul öğrencisi Kyle Stansbury’nin tüm ailesi gece yarısı kelimenin tam anlamıyla katledilir. Kardeşleri, annesi ve babasının ölümünden sonra yıkılan Kyle olayla ilgili hiçbir şey hatırlamamaktadır. Kimisi cinayeti işleyenin Kyle olduğundan şüphelense de, bu denli hassas bir çocuğun cinayeti işleyemeyeceğini bölümler ilerledikçe görüyor ve gerçek katili aramaya başlıyoruz.
Harika bir final sezonu ile sona eren dizinin bitmesine her ne kadar üzülsek bile, böyle bir keyfi yaşattığı için teşekkür ediyoruz. 🙂