Zindanlar ve Ejderhalar: Hırsızlar Arasındaki Onur Film İncelemesi

1115

Daha önce bir üçlemeyle beyazperdeye uyarlanan efsanevi rol yapma oyunu Zindanlar ve Ejderhalar, bu defa iddialı bir oyuncu kadrosuyla yeniden diriliyor. Jonathan Goldstein ve John Francis Daley’nin yönetmenliğini üstlendiği, Chris Pine, Michelle Rodriguez, Regé-Jean Page, Justice Smith, Sophia Lillis ve Hugh Grant’in rol aldığı Zindanlar ve Ejderhalar: Hırsızlar Arasındaki Onur 7 Nisan itibariyle ülkemizde de gösterime giriyor.

Zindanlar ve Ejderhalar: Hırsızlar Arasındaki Onur: Konusu

Küçük lavtasıyla şarkılar söyleyen ve bu yeteneğini Arpçi Birliği’ne istihbarat toplamak için kullanan ozan Edgin Darvis, eşi ve kızıyla mutlu bir hayat sürdürmektedir. Ne yazık ki bu mutlu aile tablosu Thayli Kızıl Büyücülerin evlerine yaptığı bir baskınla yerle bir olur. Eşi Zia ölmüştür ama kızı Kira hayattadır. Yaşadığı bu üzücü olay sonrasında Arpçi Birliği’yle bağlarını koparır ve kızı Kira’ya yeni bir hayat kurmaya karar verir. Bu yolda en büyük destekçisi ise barbar Holga’dır. Edgin ve kız kardeşim dediği Holga zaman içinde hırsızlık yapmaya başlarlar. Ki bunu da onurlu bir şekilde yapmaya gayret ederler. Acemi büyücü Simon ve düzenbaz Forge’un da dâhil olmasıyla bir ekip oluştururlar. Bir gün Forge’un ısrarıyla gizemli Sofina’nın işini alırlar. Edgin her ne kadar işi almakta hevesli olmasa da, çalacakları hazinenin içinde yeniden diriltmeyi sağlayan bir tabletin bulunması bu işi kabul etmesine neden olur. Edgin o tableti alacak ve eşi Zia’yı yeniden hayata döndürecektir. Fakat işler planlandığı gibi gitmez, Edvin ve Holga mahkûm olur. İki yıllık cezanın ardından kurulun karşısına çıkan Edvin ve Holga, üyelerden Jarnathan’ın sayesinde kaçmayı başararak soluğu Neverwinter’da alırlar. Burada karşılaştıkları manzara ise hayret vericidir. Forge Neverwinter Lord’u olmuş, Kira’yı kızı el bebek gül bebek yetiştirmiş, Sofina’yı ise danışmanı yapmıştır. Gerçekle yüzleşen Edvin ve Holga, büyücü Simon ve druid Doric’le bir araya gelerek Forge’u alt etmek, Kira’yı geri kazanmak ve yeniden diriliş tabletini almak için harekete geçerler.

Michelle Rodriguez plays Holga, Justice Smith plays Simon, Chris Pine plays Edgin and Sophia Lillis plays Doric in Dungeons & Dragons: Honor Among Thieves from Paramount Pictures and eOne.

Filmde Edgin Darvis rolünde Chris Pine’ı izliyoruz. Fantastik macera filmlerinde görmeye pek alışık olmadığımız Pine, ekip lideri rolünde oldukça başarılı. Holga rolünde izlediğimiz isim ise Michelle Rodriguez. Fast & Furious serisiyle özdeşleşmiş olan Rodriguez, hem sadık karakteriyle hem de dövüş alanındaki ustalığıyla yine kalitesini konuşturmakta. Bu arada Pine ve Rodriguez’in filmde çok iyi bir ikili olduklarını da belirtmek lazım. (Hatta Vin Diesel izlediğinde ikisini biraz kıskanır mı diye düşünmeden edemedim.) Filmin en cool karakteri diyebileceğimiz paladin Xenk Yendar rolünde ise Regé-Jean Page’i görüyoruz. Bridgerton dizisiyle yıldızı parlayan ve altın orana göre dünyanın en çekici erkeği olduğu varsayılan Regé-Jean Page, filmde duruşu, yardımseverliği ve bilge sözleriyle (her ne kadar Edgin’in hoşuna gitmese de) oldukça asil bir karaktere hayat veriyor. Hatta filmde yer alan bir yürüyüş sahnesi de bunu kanıtlar türden. Yarı elf acemi büyücü Simon rolünde izlediğimiz isim Justice Smith. Smith, filmin izlemesi en keyifli karakterlerinden Simon rolüne tam oturmuş. Elfler tarafından büyütülen, şekil değiştirebilen, mücadeleden vazgeçmeyen druid Doric rolünde Sophia Lillis yer alıyor. Düzenbaz Forge rolüne ise Hugh Grant hayat veriyor. Kendisini hep romantik komedi tarzı filmlerle özdeşleştirdiğimiz Grant burada kötü bir karakteri canlandırıyor canlandırmasına ama ben izlerken acaba doğru bir seçim mi olmuş diye düşünmeden edemedim. Filmi yaratanlar belki bu karakteri kötü olsun ama sevimli de olsun diye düşünmüşlerdir kim bilir. Filmin en kötü karakteri olarak nitelendirebileceğimiz Sofina rolünde ise Daisy Head’i izliyoruz. Oldukça başarılı bir performans sergileyen Head, Buffy the Vampire Slayer’la çoğumuzun sevgisini kazanan Anthony Head’in de kızı.

Film, Chris McKay ve Michael Gilio’nun bir hikâyesinden yola çıkılarak senaryoya dönüştürülmüş. Yönetmen koltuğunda yer alan Jonathan Goldstein ve John Francis Daley, Gilio ile birlikte hikâyeyi senaryolaştıran isimler. Filmin çekimleri ise İzlanda ve Belfast’te gerçekleştirilmiş. Bu arada yapım aşaması başlamadan önce oyuncuların ve yönetmenlerin birlikte Zindanlar ve Ejderhalar oyununu oynadıklarını da belirtelim. Hatta şuraya da küçük bir videosunu bırakalım;

Yaklaşık 15 dakikalık bir giriş sahnesiyle başlayan Zindanlar ve Ejderhalar: Hırsızlar Arasındaki Onur, görsel efektler açısından oldukça iyi bir dünyanın kapılarını açıyor. Neverwinter’ın ilk uzaktan görünümü dışında gözümü rahatsız eden hiçbir unsur yok diyebilirim. Açıkçası oyunu hiç oynamadığım ve hakkında çok da bilgi sahibi olmadığım için acaba hikâye beni ya etkilemezse diye düşünmedim değil. (Bunun en büyük örneğini bu yılın en çok merak edilen dizisi The Last of Us’ta yaşadım. Oyunun tüm tutkunları tarafından methiyeler dizilen seri benim için ne yazık ki biraz hayal kırıklığı oldu. Tabii ki bu iki oyunu aynı kategoride değerlendirmiyorum ama işin içinde herhangi bir oyun uyarlaması varsa bunu izleyene aktarabilmek gerçekten çok önemli.) Ama film başladığı ilk andan itibaren biraz da masalsı anlatımıyla kendinizi hırsızlar takımının arasında buluyorsunuz. Ekibin mutlu sona ulaşabilmesi için tabii ki belirli aşamaları geçmesi gerekiyor. Siz de beyazperdeden bunu izlerken bir nevi oyunu oynuyormuş gibi bir hisse kapılıyorsunuz. Aksiyon sahnelerinin süreleri ise kesinlikle tam dozunda ayarlanmış. Filmin 2 saat 14 dakikalık bir süreye sahip ama sizi kesinlikle sıkmıyor ve de yormuyor. Çünkü aksiyonların arasına keyifli ve duygusal sahneler iyi bir şekilde dağıtılmış. Filmde en keyif aldığım bölümlerden bir tanesi ekibin mezarlıkta bilgi almaya çalıştığı sahneydi. Regé-Jean Page’in canlandırdığı Xenk’in olduğu bölümler de aynı şekilde güzeldi. Dizilerde ve filmlerde süzüm süzüm süzülen ejderhalara alışan gözler burada belki de daha önce hiç görmediğiniz tombul bir ejderhayla tanışıyor. Ve filmin sonlarına yaklaşırken sürpriz bir oyuncu da çok tatlı bir sahnede karşımıza çıkıyor. Muhtemelen ufak bir internet araştırmasında göreceksinizdir ama ben bununla ilgili spoiler vermemeyi tercih ediyorum.

Zindanlar ve Ejderhalar: Hırsızlar Arasındaki Onur (Afiş)

Zindanlar ve Ejderhalar: Hırsızlar Arasındaki Onur: Son Söz

Zindanlar ve Ejderhalar: Hırsızlar Arasındaki Onur, oyunu oynayan ya da oynamayan herkesin ilgisini çekebilecek bir film. Tabii eğer fantastik hikâyeleri seviyorsanız. Ben film bitiminde sinemadan oldukça mutlu ayrıldım, muhtemelen sizler de benim gibi mutlu olacaksınız. IMDB puanı şimdilik 7.6 olan filme benim puanım 7.8. Hafta sonu için şimdiden yerinizi ayırtın, iyi seyirler.