Goblin’i Hemen İzlemeye Başlamanız İçin 5 Sebep

10337
Goblin

Son günlerde biz de dahil olmak üzere bu dizinin adını pek çok yerde duyuyorsunuz. Ve herkes aynı şeyi söylüyor; “Mutlaka izlemelisin!”.

O dizi, yeni Güney Kore dizisi Goblin

Bazılarımız için (Ben, ben, ben!) 4 yıldır TV dizisi çekmeyen Gong Yoo’nun Goblin’de baş rolü üstleniyor olması bile diziyi izlemek için yeterli bir sebep… Ancak her şeyi bir kenara bırakıp hemen bu diziyi izlemeye başlamak için sebep arıyorsanız, işte karşınızda çok basit, açık ve sağlam 5 sebep!

1- Tuhaf ama güzel bir senaryo

Bu melankolik, Gotik, fantastik peri masalı dizi, bildiğiniz K-dramalardan oldukça farklı… Sonuçta aşk hikayesi bir adet Goblin ve onun henüz lise son sınıftaki müstakbel gelinini içeriyor; dizideki 2. aşk hikayesinde ise bir adet Grim Reaper (ölüm meleği) ile bir tavuk lokantasının yalnız sahibesi yer almakta. Bunlara bakarak dizinin “karanlık” bir atmosferi olduğunu söyleyebiliriz kolaylıkla, ancak bu diziyle ilgili bir şey onu çok çekici kılıyor ve ona karşı direnmeyi zorlaştırıyor.

Dizinin teması tam olarak “ölüm” olarak özetlenebilir. Bu kulağa rahatsız edici gelse de, aslında hiç de değil. Hikaye, yaşamı ve yaşamın kırılganlığını öyle güzel bir şekilde ele alıyor ki, bu konu insana hiç iç karartıcı gelmiyor. Dizinin yazarı Kim Eun Sook gerçekten de bir dahi. Dizi sıradan ya da duyarsız olmaktan uzak şekilde ölümü mükemmel ve dokunaklı bir şekilde aktarıyor.

Dizinin şimdiye kadarki kısmında, hayatınızdaki herkesi ve her şeyi gerçekten takdir etmenizi sağlayacak çok güzel anlar vardı. Anlatılan aşk hikayesi ziyadesiyle epik olsa da, Goblin sadece bir aşk hikayesinden çok daha fazlasını anlatıyor. Yan hikayeler ve ikincil karakterler, sevdiklerini kaybetmeleri dolayısıyla pek çok zor duygu ile baş etmeye çalışıyorlar. Duygular yoğun olsa da, bir şekilde umut ve rahatlık da vaat ediliyor: diğer tarafa geçmek üzereyken verilen amnezi çay gibi… Bu güzel hikaye için Kim Eun Sook‘a ne kadar teşekkür etsek az.


2- Gizemli Soundtrack

OST’nizde yer alan Punch, Soyou, Eddy Kim, Sam Kim, 10cm ve Crush gibi isimlerle başarısız bir iş yapmanız gerçekten zor. Bu vokallerle, duygusal ancak bir o kadar mükemmel bir soundtrack beklemek normal. Mesela şu parça gibi;

Bütün şarkılardaki hüzünlü ve karanlık ikincil tonlar, dramaya ağırlık ve derinlik katıyor. Bu OST’de yer alan her bir şarkı, Goblin için yaratılmış gibi; eğlenceli şarkılar bile içerisinde biraz üzüntü barındırıyor.


3- Sinematografi

Bu drama, şimdiye kadar bir Kore dramasında gördüğümüz en güzel ve tablo gibi  sahnelerden bazılarına sahip. Gerçekten mükemmel…


4- Biradermantizm (Bromance)

Bir evde oda arkadaşı olarak yaşayan bir goblin ve bir ölüm meleği. Kulağa komedi gibi geliyor, değil mi? Öyle zaten 🙂 Bu iki karakter arasındaki biradermantizm* dizinin en güçlü taraflarından biri.  Gizliden gizliye birbirlerine değer verirken, sürekli olarak Sevgi/Nefret duygularıyla birbirlerine takılıyor olmalarını izlemek inanılmaz derecede keyifli. Bu ikisinin birbirlerine karşı zalim davranışlarını izlemek insanı hem çok güldürüyor, hem de daha fazlasını izlemek için sabırsızlanmanıza sebep oluyor.

Ayrıca ikisinin Ji Eun Tak’ı (Kim Go Eun) kurtarmak için birlikte hareket ettikleri sahne, sizce de inanılmaz derecede cool değil miydi?


5- Oyunculuk

Ve geldik dizinin son ve en önemli, en güçlü özelliğine. İki tecrübeli aktör ve harika bir aktristi bir k-drama için bir araya getirirseniz, ortaya nasıl bir iş çıkar? Kusursuz bir dizi ve sizi tamamen içine alan kurgu bir dünya…

Bu kadroyu bir araya getirenlere ne kadar teşekkür etsek az gelir. Aptalca görünmeden ya da hissetmeden bir Goblin ya da ölüm meleğini canlandırmak hiç kolay olmasa gerek, ancak Gong Yoo ve Lee Dong Wook bu dizide oyunculuk konusunda gerçekten kendilerini aşmışlar. Gong Yoo‘nun, karakterinin geçmişini ve hislerini gözleriyle yansıtma konusunda büyük bir başarısı var. Müstakbel gelini Ji Eun Tak’a uzun uzun baktığı sahneler ve ölümsüzlükle lanetlendiği sahnelerdeki oyunculuğu gerçekten çok iyi.

Diğer taraftan ölüm meleğini canlandıran Lee Dong Wook‘un oyunculuğu için de söylenecek pek söz yok. Kendisi, oynadığı karakterin saniyeler içerisinde değişen ve derinleşen duygularını yansıtmakta çok başarılı.

Ve elbette, Kim Go Eun. “Monster” filminden ve “Cheese in the Trap” dizisine dek, Kim Go Eun bize şu anda piyasadaki en iyi aktrislerden biri olduğunu kanıtladı. Kendisi henüz çok genç bir oyuncu olmasına rağmen, çok yönlü karakterleri başarıyla canlandırabiliyor; gerçekten şimdiye dek canlandırdığı karakterlerin hepsi birbirinden oldukça farklı. Goblin’deki tatlı ve sevimli karakterini izlemek çok eğlenceli. Tatlı tatlı konuşması ve mümkün olan her fırsatta Goblin’den para istiyor olmasını izlemekten çok zevk alıyor insan. Ciddiyiz, izlediğinizde siz de karakterine aşık olacaksınız!

Her açıdan mükemmel olan böylesi bir kdramaya denk gelmek gerçekten zor. Karakterlerin kostümlerine denk dizideki her detay kusursuz bir uyum içerisinde. Kore dizisi izleseniz de izlemeseniz de, bu türünün tek örneği diziye mutlaka bir göz atın deriz, kesinlikle pişman olmayacaksınız!

* Biradermantizm: Bromance kelimesini dilimize çevirmek için önerilerde bulunan Çeviride Kaybolanlar Facebook Grubu‘na sonsuz teşekkürler. 

Not: Bu yazı Soompi’de yer alan şu yazıdan çevrilmiştir.