Sezonun ilk geri dönenlerinden olan The Vampire Diaries için “The Birthday” ve “The Hybrid” isminde iki bölüm yayınlandı bile. Sezon prömiyeri ile ilgili notlarımı yazının devamında bulabilirsiniz;
3. sezona, 2. sezonda kaldığımız yerden 2 ay sonrasında başladık, Elena’nın doğum gününde. Jenna’nın ölümü ve Stefan’ın gidişiyle oldukça kötü günler geçiren Elena bu süre boyunca eline geçen en küçük ipuçlarını bile değerlendirip Stefan’ı bulmaya çalışmış. Ancak kendisi hiç farkında olmasa da sürekli Damon tarafından sabote edilmiş bu girişimler. Damon Elena’ya fark ettirmeden Alaric ile birlikte kardeşinin izini sürmüş, bu iz sürme işi çok zor olmamış gibi çünkü Stefan (ve Klaus elbette) arkasında oldukça kanlı bir iz bırakmış.
İlk bölümden anladığımız kadarıyla Klaus kendi melez ordusunu kurmanın peşinde ve bu süreçte Stefan’a ayak işlerini yaptırmaktan büyük keyif alıyor gibi görünüyor. “Bunu hemen öldür ama diğerini yavaş öldür, acı çekmesini istiyorum”.
Stefan ise bir taraftan insan kanı içmenin getirdiği “insanlığını kaybetme” durumu ile uğraşırken bir taraftan kardeşi ve sevdiği kadın için nefret ettiği şeyleri zevkle yapıyor gibi görünmeye çalışıyor. Hem kendi türünün olağan getirisi avcılık hoşuna gidiyor hem de nefret ediyor yaptığı şeyden. Bir anlık nefretle parçaladığı cesetleri, tüm kanlarını emdikten sonra pişmanlık duyup tekrar bir araya getiriyor örneğin, bir nevi imzasını atıyor. Kardeşinin başlarda nasıl bir vampir olduğunu bilen Damon ise bunun gerçek Stefan olduğuna inanıp inanmamak arasında kalmış durumda. Stefan’ın karanlık tarafı gerçekten ortaya mı çıktı yoksa hepsi bir oyun mu?
Alaric 2 ayını Elena ve Jeremy’nin salonlarındaki kanepede geçirmiş. Jeremy ise bu sürede geçmişinin hayaletleriyle yüz yüze gelmiş sürekli. Caroline ile Taylor arasındaki doğalarından kaynaklı cinsel çekim, Caroline’ın başına iş açacak gibi görünüyor. Benzer bir çekimi Damon ve Elena arasında da görmek mümkün.
Katherine şimdilik ortada yok.
Klaus dizinin kötü adamı belki ama beni cezbeden tarafları var, hiç kötü görünmeyen bir kötü adam kendisi.
Jenna’nın yokluğu hissediliyor, kadroya yeni birisi gerek sanki.
Damon’ın saçları uzamış hiç yakıştıramadım ben. Damon’ın saçları ve Stefan’ın kendisi haricinde yine dizideki tüm karakterler çok güzeller; ha bir de yamuk ağızlı abla var o kadar güzel olmayan 🙂
İlk bölüm yine şaşırtıcı bir sürprizle sonlandı The Vampire Diaries‘ın adeti olduğu üzere. İlk bölüm biraz durağan olsa da fena değildi yine de. Bu sezon sanırım Klaus ve onun kurmaya çalıştığı melez ordu etrafında şekillenecek, bir de Damon – Elena yakınlaşmasıyla…