Galiba bu bölümün ne kadar muazzam olduğunu söylemeye gerek yoktur? Kim ne derse desin bence en iyi The Flash bölümüydü geçen akşamki bölümümüz. Hızlı hatta çok hızlı bir şekilde incelememize geçelim.
1. Faster Than a Bullet!? (Mermiden daha hızlı!?)
Bildiğimiz üzere ”Faster than a bullet” sloganının Flash’ın belki de ”Fastest man alive”dan sonraki en ünlü mottosu olduğunu söyleyebiliriz. Bu bölümdeki araba sahnesinde de görmüş olduk ki kesinlikle Flash yaptığı antrenmanlarının meyvelerini toplamaya başlıyor. Evet, evet kesinlikle o andan bahsediyorum; Barry’nin yıldırımdan Joe’yu kurtardığı sahne! Buradan hareketle artık ”faster than a bullet” geyiğinin çoktan aşıldığını artık ”faster than thunder” (yıldırımdan daha hızlı) döneminin başladığını rahatlıkla söyleyebilirim. Sonuçta yıldırımdan bahsediyoruz değil mi ? Işıktan (!) yani ışık hızından bahsediyoruz. Zaten incelemenin geri kalan kısmında zamanda yolculuğu ile ilgili ışık hızı konusuna da değineceğim.
2. Panik Yok! Cisco ölmedi! (Unutmayalım Capt. David Singh de WW’dan nasibini aldı)
Yani aslında öldü ama sonuçta Flash zamanda geriye gitti değil mi? Bir şekilde Reverse Flash’ın Cisco’yu öldürmesini engelleyecektir. En azında ben öyle olmasını umuyorum çünkü; sonuçta kendi dergisine bile sahip bir karakterdir Vibe (Cisco Ramon) ve kesinlikle DC Comics onu kolayca harcamayacaktır. (Umarım) Aynı zamanda Cisco hakkında dediklerim Capt. Singh için de geçerlidir kendisi de ölüm-kalım savaşı verdiği için olay yaşanmadan Barry’nin durduracağını umuyorum. Bu arada ufak bir noktaya da dikkat çekmek istiyorum. Eobard’ın (Dr.Wells) ellerini çok yüksek hızda titreştirmesi olayını ileride Barry’den de göreceğiz. Kendisi zamanla çok yüksek hızda titreştirerek cisimlerin içinden geçebilecek.
3. Sonunda tüm parçalar yerine oturdu! Eobard Thawne = Dr.Wells a.k.a Reverse Flash
Önceki incelemelerimde bahsettiğim üzere Eobard Thawne’un Dr.Wells olduğu ortaya çıktı. (“Eobard Thawne kimdir?” sorusu için şu incelemeye bir göz atabilirsiniz.) Aynı zamanda yine incelemelerimde söylediğim üzere bizim dedektif Eddie’nin onun büyük büyük büyük babası olduğu da ortaya çıktı. Şimdi büyük bir ”AMA” geliyor cümleye. Flash’ın zamanda yolculuğu sonucunda bu bölümde (Flash’ın bilinci ve zaman yolculuğu hariç) gördüklerimizin hiçbiri aslında yaşanmamış sayılıyor. Barry bölümün başladığı zamana geri dönüyor bölüm sonunda. Yani tekrardan Cisco ve Caitlin Dr.Wells’in sırrını bilmiyorlar ve maalesef Barry ve Iris arasında yaşanan o mükemmel an ve Iris’in Flash’ın gerçek kimliğini öğrenmesi hiç olmamış sayılıyor. Artık büyük bir heyecanla Barry’nin geçmişte olanları nasıl değiştireceğini, Iris ile arasında özel bir anın yaşanıp yaşanmayacağını ve Flash olduğunu öğrenip öğrenmeyeceğini hep birlikte göreceğiz. Burada bana saçma gelen ufak bir nokta var; Eobard Barry’i öldürmek istediğini söyledi lakin (çizgi romana göre) eğer Barry’i öldürürse kendisi de negatif speed-force’u kullanamaz. Açıkçası bunu ileride nasıl açıklayacaklarını gerçekten merak ediyorum.
4. Iris, Barry için biçilmiş kaftandır!
Sonunda 14 bölümdür beklediğim o an geldi! Çizgi roman tarihinin belki de en ikonik ikilisi sonunda bir araya geldi ama… Maalesef zamanda yolculuk olayları aslında bu anın hiç yaşanmamış olduğu gerçeğini de bize gösterdi. Sosyal medyada karşılaştığım yorumların çoğunda Iris’in Arrow’daki Laurel’dan sonra en sevilmeyen karakter olduğunu öğrendim (The Flash ve Arrow dizileri bazında) ve biliyorum sizlerin içinden de birçoğunuz hiç sevmiyordur Iris karakterini. Bunların üzerine şunu belirtmek isterim ki Iris’in karakter grafiği maalesef çizgi romandakinden oldukça uzak bir eğilim izliyor. Size tavsiyem bence biraz daha şans tanıyın karaktere, özellikle Barry ile bir ikili olduktan sonra bakın görün siz de çok seveceksiniz !
5. Zamanda Yolculuk
Yapımcıların söz verdiği üzere 15. bölümümüzde zamanda yolculuk teması hem bölümün başında hemde sonunda karşımıza çıktı. Ancak çizgi romandaki gibi kozmik koşu bandını kullanmadan zamanda yolculuk yapabilmesini sadece tek bir şeye bağlayabilirim; Işık Hızı (?) İlk maddede bahsettiğim üzere Barry (her zaman değil) ışık hızına yaklaştığı zaman (kesinlikle ışık hızına ulaşamaz sadece yaklaşabilir) Einstein’ın da özel görelilik teorisinde bahsettiği üzere cismin zamanda geri gidebilmesi mümkün hale geliyor. Tabi ki bunların hepsi ”Şu anlık” bir kurgudan ibaret. Aynen Barry de Weather Wizard’ı durdurmak için hızlanırken artık öyle bir ”Hız” noktasına geldi ki bölüm başında da gördüğümüz üzere zamanda geri gidebilmeyi başardı. Tabi ki bu bir gün öncesine bile değil sadece birkaç (belki 5-6?) saat öncesine gidebildi. Şimdi soru şu: “Tamam süper, Barry zamanda yolculuk yapabildi ama annesinin ölüm zamanına, yani seneler öncesine gitmeyi başarabilecek mi?” Bu sorunun cevabı benim tahminimce bu sezon finali olacaktır ancak 2. ve ya 3. sezona bile sarkabilir ki bu tamamen yazarların insafına kalmış bir durum.
6. Weather Wizard
Açıkçası kendisi bölümün ana kötüsü olmasına rağmen bir yan karakter olmaktan öteye geçemedi. Seyirci o kadar zaman yolculuğu, Reverse Flash, Barry-Iris üçlüsü içine hapsedildi ki bölüm bittiği zaman aklımızda kalan Weather Wizard değil (her ne kadar Liam Mclntyre oynasa da! ); RF, Zaman Yolculuğu ve Barry ile Iris’in öpüşmesi oldu. (En azından benim açımdan olaylar böyle gelişti siz belki karaktere daha çok odaklanmış olabilirsiniz.) Açıkçası karakter hakkında söyleyeceklerim bu kadar.
Genel anlamda gerçekten çok çok iyi bir bölüm izledik.Bazı havada kalan ve çizgi-roman ile uyuşmayan kısımlar olsa dahi bence dizinin en iyi bölümüydü.
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?